meraba blog, naber?
*
yarından itibaren vizelerim başlayacağından mütevellit ders çalışmam gerek. lakin daha başlamadım. her zaman olduğu gibi duyduğum pişmanlıktan ötürü kendimi nerelere atacağımı bilemedim. sonra dedim ki kendi kendime "kızım..." - ben kendime hep kızım derim- "kızım, sen blog sahibi insansın. ne düşünüyorsun kendini nereye atacağını?" hasılı kelam kendimi burda buldum.
*
öhöm. neyse. son günlerde ders çalışmamak için bol bol film izliyorum. onlardan bahsedeyim. ben ciddi anlamda bir "türkfilmisever"im. izlemediğim ya da haberimin olmadığı çok az sayıda yerli yapım vardır.
*
uzunca zamandır izlemek isteyip de bir türlü denk getiremediğim şener şen'in değirmen'ini izledim dün gece. azizim, izleyin bu filmi. değirmen, reşat nuri güntekin'nin aynı isimli öyküsünden uyarlama bir film. ben öyküyü okumadım. o yüzden uyarlamanın iyiliği ya da kötülüğü hakkında bir şey söylemem ama öyküyü okumayan biri için de gerçekten çok çok iyi film. 1986, atıf yılmaz yapımı. şener şen dışında tarık pabuççuoğlu, ali erkazan, serap aksoy gözümüze çarpanlar. filmin konusu ise devlet işlerinin nasıl yürüdüğü aslında genel olarak. olay, 1914 yıllarında sarıpınar kazasında geçiyor. beldede yaşanan ufak bir depremin ardından padişahtan kaymakama kadar tüm devlet teşkilatında yaşanan büyük olaylar anlatılıyor. daha fazla spoiler veremiyorum. çünkü olayları nasıl tarif edebileceğimi kestiremiyorum. -bazen etkileyici cümleler kuramıyorum da.-
*
*
siz, mutlaka izleyin. bana da "izledim" deyin.
hadi bana vizelerde başarılar.
görüşenzi.
sınav zamanı filmlere ilgide artış hastalığım kronikleştiğinden olsa gerek bende de bir filmlere yönelme eğili kendini gösterdi şu sıralar.bu filmi duydum ama tamamını izleyemedim.tavsiyenize uyup izlemeli diyorum.:) ve sizede iyi çalışmalar diliyorum.
YanıtlaSilbence de hiç fırsat kaybetme. malum tam zamanı :) hepimize bol çalışma azimleri.
Sil